Baba Candır

Şu sıralar her sorumlu Türk gencinin yaptığı gibi en dizi izlemem gereken bir dönemde yeni bir diziye sardım :)

Aslında hepiniz görmüşsünüzdür TV'de zira kendileri yazın başladı ve 20 bölümü yayınlandı bile. Ben de yazın izliyordum ama üniversiteye gelince bırakmıştım. Şimdi tekrar birinci bölümünden başladım :) 

Zaten izlediğim dizileri tekrar izleyip zaman öldürmek en büyük hobilerimden! :)

Efendim dizi bir Kore dizisinden uyarlamaymış. Zaten bu kadar büyük tesadüflerin olmasında belliydi. Kore dizisinin ismi "What Happens to My Family" imiş. Daha önce de defalarca Kore uyarlamaları gördük. Çok karşı çıkanlar da oldu ama ben doğru düzgün yapıldığı zaman destekliyordum. Orijinalini izlemediğim için karşılaştırma yapamayacağım ama ben çok sevdim iyi ki yapmışlar :) Zaten yorumlarda da tepki görmedim genel olarak sevilmiş demek ki...

Dizideki favori çiftim ise Haluk ve Ece :)

Uraz Kaygılaroğlu'nu zaten 7 Güzel Adam'dan mütevellit seviyordum bu dizide de çok sevdim. Çok komik bir karakteri canlandırıyor. 

Dizide bir de şarkıcımız var, Rüzgar. Yıllar önce O Ses Türkiye'ye katılmış. Dizide bir de klibi var çok hoşumuza gitti :P 

Onu da şöyle bırakayım;

Evet sanırım söyleyeceklerim bu kadar. Ben çok beğendim diziyi. Pazar günü Trt1'de yayınlanıyor siz de izlemek isterseniz. Yeni yıla yeni bir diziyle girmek, en sevdiğim :)

Görüşemezsek;

Happy New Yearrrrrrrrrrr ^__^

Computer Pics. #6

"Computer Pics." yazıları yazmayı çok seviyorum bundan önceki 5 yazıda da söylediğim gibi ama önceden yazması çok daha kolaydı. Çünkü ablamla ortak bir bilgisayar kullanıyorduk ve ablam milyon tane resim kaydettiğinden bilgisayarda milyon tane resim oluyordu :) Ama bende resim arşivleme-kaydetme kültürü hiç yoktur ama bir deneyeyim bakalım ilginç resimler çıkacak mı bilgisayarımdan? :)

Bunu yıllar önce header olarak yapmıştım ama hiç kullanmadım :)

Bunu ablamdan almıştım mesela. Dondurma çubuklarıyla çok şirin ve kolay bir çerçeve değil mi?:) Buradan kolay gibi gözüküyor ama umarım yaparken de aynı şeyi düşünürüm :)

Bu resmi çok seviyorum. Hep gözümün önünde durunca bana hayallerimi hatırlatıyor. Şimdilik hayallerim için çok uğraşıyorum ama buraya hiç yazmadım sanırım :) Uzun bir süre de yazacağımı sanmıyorum :))

NY is one of the my dreams. And it's very big!

Mersin'e özgü tatlı Kerebiç. İlk kez yemiştim ama başka da yemedim :) 

Kötü olduğundan değil fırsat olmadı :D

Bu da Mersin'deki ilk tekne turumuzdan :)

Bunu da geçen sene yurtta masa tenisi olduğunu gördüğümüz ve kendimize top aldığımız halde o haftanın vize haftası olması nedeniyle pinpon oynayamadığımız için yapmıştım :)

(Anlatım bozukluğu?)

Bir de benim ve arkadaşlarımın bir resmiyle bitireyim :)

İyi geceleer ^__^

İyi ki Doğdum! :)

Kasım 28 benim doğum günüm! :)

Doğum günlerini hep sevmişimdir, özellikle kendiminkileri :))

Şu "İyi ki doğdun!" lafı da ayrı bir hoşuma gidiyor. Ne kadar klişe olsa da çok değerli bir söz bence.

Bir tek yaşlanma hissi hiç hoşuma gitmiyor, bildiğiniz 21 oldum :(

Daha bloga "Reşit oldum" diye yazı yazdığım gün dün gibi :)

Aslında arkadaşlarım doğum günümü dün kutladı. Zaten ben de 27 Kasım gecesi doğduğum için annem inatla doğum günümün 27si olduğunu söyler :)

Ama hiç tahmin edememiştim doğum günümü kutlayacaklarını. Bütün arkadaşlarımın toplanabileceği o gün tabi bir tek. Bizim de vizelerimiz bitmiş yemek yemeye gidiyoruz. Sonra acıkmadıklarını söyleyip terasa çıktılar. Ben de çok kızdım onlara ben çok açtım çünkü :) 

Sonra garsonun elinde bir pasta geliyor ben de bakıyorum kimin doğum gününü kutluyorlar diye bir an şok oldum bizim masaya gelince :) 

Baya sürpriz oldu ama aklımın ucundan bile geçmiyordu pastayı görüyorum yine anlamıyorum :D

Ama sürpriz doğum günlerini tek kötü özelliği sizin  yeterince hazırlanmamış olmanız :) Arkadaşım deseydi ya vizelerin bitmesi şerefine güzel hazırlanalım bugün diye bu salaklıkla gene çakmazdım :D 

Neyse canım arkadaşlarım beni çok iyi tanıyorlar beni anlatan hediyeler almışlar hep :)

Hediyeler K.Maraş, Beşiktaş ve Güney Kore içeriyordu. Özlem'cim de çok istediğim bir saati almış :)

Bayaa iyi anlatmışım ben de kendimi :D

Annem de bugün öğlen beni aradı. Çok korkmuş unuttu diye. Çok kızardım çünkü unutsaydı :D 

27 mi 28 mi karmaşası yaşamış yine :D Pastamı da eve gidince verecekmiş artık :)

Şu Google'nin sizin için yaptığı sürprizi bile seviyorum, Facebook'taki kutlamalarda bile heyecanlanıyorum. Yani doğum günlerini geçekten çok seviyorum :)

Gerçekten de iyi ki doğmuşum ben olmasaydım ne yapardınız :D

Evet siz ne düşünüyorsunuz benim doğumum hakkında? :P

birgaripSeyma: Kuşlar

birgaripSeyma: Kuşlar: Tüm okunmamış kitapları almak isterim. Aynada ölü aksim. İşte böyle zamanlarda ben ölümü düşlerim. Sonbaharın aldatıcı güneşi kadar ald...



Böyle bazen blogları gezip yazıları okurken çok güzel yazılara denk geliyorum. Hemen paylaşmalıyım bunu diyorum ama nerede? Facebook, Twitter ? Ama basit kalıyor bana orada paylaşmak. İnsanların da okuyacağını düşünmüyorum tabi. O zaman vazgeçiyorum paylaşmaktan. Arkadaşlarıma okutuyorum en fazla. Ama blogger'ın halinde blogger anlar bir tek :) Çok beğendiğim yazıları burada paylaşırım ben de.
Çok güzel yazmışsın Şeyma, hep yaz olur mu? :)

Lavabo dolmak üzere - Dolmak üzere

Çok önemli şeyleri yazmıyorum ama böyle küçük şeyleri yazmak istiyorum hep buraya :)

Efendim başlığı anlamamış ya da çok saçma bulmuş olabilirsiniz, anlatayım :)

Ben yurtta kalıyorum ve odadaki arızaları yazdığımız bir arıza defteri var güvenlikte. Lavabonun da tıkanmak üzere olduğunu gördük. Ben de okula giderken geç de kaldığımız bir gün arızayı yazmak istedim ama bazen olur ya ne diyeceğinizi bilemezsiniz. Tıkanmak üzere yazmak aklıma gelmiyor ben de "Lavabo dolmak üzere" yazdım. Bir de arıza sebebi kısmı var herkes oraya ACİLL, MAĞDURUZ gibi şeyler yazmış ben oraya da ne yazacağımı bilemedim ve bir "dolmak üzere" de oraya yazdım :D

Arkadaşıma söylüyorum anlamıyor, "Doluyorsa iyidir" diyor :D

Lavabomuz bugün yapılmış adamlar da ne demek istediğimi anlamadı ama meraklarından geldiler bence :) Geçen sene de başımıza aynı şey geldi ama uzuun süre yapılmamıştı :) 

Neyse rezil olduk ama en azından işimiz görüldü :P

Sizin lavabolarınız ne durumda? :D

NOT: Bu arada dün yazdığım sınavım iyi geçti gibi. Umarım hoca da benimle aynı düşünüyordur :D 

VİZE HAFTASI

Saat 12'yi geçtiğine göre vize haftasına girmiş bulunmaktayız :) 

Bugün gün boyunca tamamen sözel olan bir dersin kitabını okudum. 385 sayfalık bir kitap ve evet tüm kitaptan sorumluyuz :)

Şu an beynim muhallebi kıvamında, bir çay molası verdik biz de. Ve ben asla bir şeyler yerken ders çalışamam. Bir şey yer ya da içerken sevdiğim şeyleri yapmak zorundayım aksi halde boşa gitmiş hissederim :) O yüzden ben de bir yazı yazayım dedim :)

Neyse efendim yarınki sınav aslında en kolay olduğu düşünülen en düşük 70 alırız dediğimiz ders. Ama evdeki pirinç çarşıya mı uymuyordu? :) Çarşı her şeye karşı neticede. (Bu arada geçen gene lideriz...)

Neyse :) Sınıfımızın mahremini anlatmayayım hiç sanmıyorum ama beelki sınıfımızdan birileri okur :)

Sonuç olarak sözel bir bölüm hiçbir şey okumasak bile genel bilgilerimizle kağıdı doldurabiliriz. Ama geçen seneki tecrübelerime göre ben bu tür sınavlardan hiç yüksek not alamıyorum. O kağıdı herkes inci gibi işliyor ben tıkanıp kalıyorum. Az önce de dedim ki kendime benim bir blogum var. Ne kadar yazma yeteneğimin olmadığını düşünsem de 100 küsür yazı yazmışım. Ben yaparım gibi şeyler diyorum ama bundan önce de defalarca bloga yazı yazma girişimlerinde bulundum ama hep olmadığını düşünerek sildim. Şimdi de zincirlerimi kırmak istiyorum bu yazıyı kesin yayınlayacağım :) Umarım yarınki sınavım iyi geçer çünkü toplamda 5 sınav olacağız ikisi yarınki hocanın dersi :)

Diğer derslerim ise İstatistik, Özel Eğitim ve PDR.

İstatistik malumunuz ailecek ödümüz kopuyor :)

Özel Eğitim dersini de aldığım için gerçekten çok şanslı hissediyorum tabi eğitim fakültesinde okuyan herkes alıyor bildiğim kadarıyla ama bir PDR'ci olarak kesinlikle çok bilinçlenmemizi sağladı.

İşte sınav takvimim bu kadar umarım sınavlarım iyi geçer ve sizinkiler de iyi geçer birbirimize dua edelim :) Sizin sınavların nasıl gidiyor ya da gitti? :)

DÜNYANIN EN SAÇMA BİNASI!

Evet benim güzide şehrim Kahramanmaraş'ta bulunun İl Özel İdare binası. Bulmakta çok zorlanmadınız sanırım?:)

Tabi ki dünyanın en saçma binası diye ben söylemiyorum. 

Google'ye Dünyanın en saçma binası yazıldığında bizim ''Sarı Bina'' ilk sırada çıkıyormuş.

Kendisinden K.Maraş Kareleri yazımda da bahsetmiştim epey. Gerçekten de şehrin silüetini bozuyor, çirkin bir görüntü oluşturuyor. Hem şehrin en işlek caddesinin en işlek yerinde amaçsızca yer kaplıyor. 

İsminin İl Özel İdaresi olduğuna bakmayın kesinlikle bir işlevi yok. Sadece bir kaç iş yeri var. Yanlış mimariden dolayı yapının yarısı kullanılmıyormuş. İçinin boş olduğunu biliyordum da yarısının boş olduğunu bilmiyordum. Ve tam bir demir yığını!

Fransızlar da Eyfel Kulesi için demir yığını diyor ama bizim yığın pek bir turist çekmiyor :)

Neyse sonuç olarak Maraşlılar da yapıdan pek hoşnut değilmiş yıkılması planlanıyormuş ama yıkma masrafı yapım masrafından çok olacağı için akıbeti hakkında bir fikrimiz yok :)

Benim fikirlerimi merak edecek olursanız ben kesinlikle yıkılmasına karşıyım. O saçma yapı şehrin demirbaşlarından biri. O olmazsa Trabzon Caddesi öksüz kalır bence. Asla eski Maraş olamaz. Özellikle ben ve onun varlığını sürekli görenler hep eksikliğini hisseder. İnsanlar artık buluşma yeri olarak ''Sarı Binanın önü'' diyemez. 

Evet daha çok para getiren bir AVM ya da İş Hanı yapabilirler ama o caddede ve daha bir çok yerde işlevsiz bir şekilde duran ama şehre adını bu kadar kazıtmamış olan çok yapı var. Önce onlarda düzeltmeye gidilsin. Her şey para değil ben Kahramanmaraş'ın Sarı Binasız olmayacağını düşünenlerdenim!

Ay neyse bu kadar ciddi konulardan içim şişti :D Şimdi Maraşlıların yaptığı yorumlara bakalım :D

maraşın bir gün tüm dünyaya ismini duyuracağını biliyordum..(!)

farkımız tarzımızdır :)

kahramanmaraşı sevmesiniz ama emin olun bir gün kahramanmaraş tüm dünyaya kendini belli edecek türkiyenin en güzel şehri olacak turistlikden geçilmeyecek kahramanmaraşda tarih yatıyor ama hiç kimse farkında değil baba - Haklısın baba

bunu yapan mühendis kendini nasıl hissediyor acaba büyük başarı yani saçmalıkta birinci bir bina yapması :d

Neyse arkadaşlar bugün de benim ders çalışmamı engelleyecek bir konu bulduğuma göre sizin düşüncelerinizi alabilirim :)

Ayrıca birisi boş kısmının arka tarafa geleceğini yanlışlıkla caddeye doğru yapıldığını yazmış. O da ayrı bir trajik tabi. Öf neyse bir bina hakkında çok konuştum :)

İlginç Ders Notlarım :)

• Yıllardır Uygurlar olarak işlediğimiz Türk milleti günümüzde Çin'de Sincan Uygur Özerk Bölgesinde yaşamaktaymış. Çok şaşırdım ve oraya gitmek o insanlarla tanışmak istedim. (18.07.2014)
• Yakut Türkleri hala Göktanrı dinine inanıyorlarmış O.o Buna cidden çok şaşırdım ve de çok merak ettim :) (22.07.2014)
• İslamiyet'i kabul eden Türk milletleri sadece Karluklar ve Oğuzlarken Hristiyanlığı kabul edenler; Avarlar, Tuna Bulgarları, Macarlar, Bulgarlar, Peçenekler O.o Mevcut Türk devletlerinin çoğu Müslüman diye ben neredeyse bütün Türklere Müslüman gözüyle bakardım ama zaten Müslümanlığı seçerek benliklerini korumuşlar. Hristiyanlığı seçenlerin hepsi asimile olduğu için bilmiyoruz  (22.07.2014)
• Bin Bir Gece dizisini bilirsiniz. Orada bir proje vardı Alma Ata projesi. Aklımda kalmış garip gelmişti ismi. Öğrendim ki Kazakistan'da bir şehirmiş :) Görmek istediğim yerler arasında yerini aldı tabi ;) (22.07.2014)

Tarihlerden de anladığınız gibi çok önceden yazdığım bir yazı. Kısa olduğu için ve devamı gelir diye yayınlamamıştım. Kpss çalışırken ilginç gelen notlardı. Uzun süredir de yazı yazmıyorum gecenin bu vaktinde de yazamam diye yayınlayayım dedim :)
Size de ilginç geldiler mi? :)
Bu arada hoşbulduum ^^

GÜNCELLEME

Merhaba, yine uzun süredir yazı yazmıyorum ama aklımda geçen yazılarıma güncelleme yapmak vardı yarın da final haftası başlıyor ama olsun ben yazı yazmak istiyorum :)
Zaten 6 gün sonra evde olacağım ve yeni taşındığımız için İnternet olmayacak o yüzden kykwifi yı bol bol kullanayım sinir etmezse tabi :)

Öncelikle ŞU yazımda münazaram olduğunu söylemiş ve sizden tavsiyeler istemiştim. Tavsiyeleriniz çok işime yaradı çok teşekkürler ^^ Konusu da "Kadınlar çalışmalı mı, çalışmamalı mı?" idi. Ben çalışmalıdırı savunmuştum ve 1. oldum ^^
Normalde tartışmaları severim ama sınıfın önünde yapamamaktan korkmuştum ama öyle olmadı çok da güzel tartıştım :) (sanki iyi bir şey)

Bir de ŞU yazıda bir sınavımda 100 beklediğimi söylemiştim. 40 aldım!
Evet arkadaşlar 100 beklediğim sınavdan 40 aldım :D Yarın da onun finali var 60'ı geçemezsem büte kalıyorum, yine :'(
İnşallah kalmam :)

ŞU yazımda ise Bilgisayar dersinde Blogger konusunu işleyeceğimizi söyledim. Bir de hocanın blogu olan birilerini sorup sormayacağını merak ediyorum demiştim.
Sormadı :)
Ama blogumu incelerken söyledim ve beni tebrik etti :)

Bu arada arkadaşlar blogun şu anki görünümü hoca not versin diye böyle. Notum bilgisayara girilince hocanın incelediğinden emin olacağım için eski haline dönecek.
Blogum için kişisel blog dedim ama Kore'yi sevdiğim her halinden belli oluyor tabi. Sadece dedi ki Kore'yi seviyorsun ama arka plandaki Londra'yı anımsatan telefon kulübeleri uymamış :) O kadar ayrıntı düşünemedim tabi :)

Eveet güncellemelerim bu kadar dı. Sizler nasılsınız, neler yapıyorsunuz? :)

Mim: Soru Cevap

Merhabalar :)
Bu mimin de tarihinin geçtiğini biliyorum ama Bilgisayar dersinde Blogger konusunu işliyorduk o yüzden azıcık blogumu denek olarak kullanmış olabilirim :)
Evet blogun şu anki hali hoca not versin diye, en kısa zamanda eski sade ve pembiş haline dönecek :P
O zamaan Arrakis'e çok teşekkür ediyorum ve geciktirdiğim için özür dilerim (biane) ve sorulara geçelim ;)

1)Bilgisayarın masaüstündeki görüntüsü ne?

Şu sıralar Barselona'ya takmış durumdayım, çok gitmek istiyorum. Messi'yi canlı canlı gömek, Nou Camp'da Barça-Madrid maçı izlemek en büyük hayallerimden. Ama şu en büyük olanlardan çünkü kendileri şimdilik sadece bir hayal... 

Bu arada masaüstüm de çok dağınık kusura bakmayın, malum ödev hali :P

2)Bir kafeye girdiğinde genellikle ne sipariş edersin?

Bilemedim şimdi sonuçta benim vücudumda iki tane yönetici organ var; biri beyin diğeri mide :) Midemin canı ne isterse o ama genellikle çay diyeyim :)

3)Google'de aradığın en son şey?

Haha para kurlarına bakmışım :D 

Doların son durumu ne merak etmiştim :)

4)Mesajlaştığın ya da konuştuğun en son insan kim?

Telefonla konuşmayı ve mesajlaşmayı sevmem 24 saat önce annemle konuşmuşum :)

Ne bi arayanım var ne de mesaj atanım :'P

5)Tiyatroya en son ne zaman gittin?

Dün :) 

6)Sinemaya en son ne zaman gittin?

2 ay olmuştur..

7)Hangi diziyi herkes izlemeli?

Bence herkesin izleyip seveceği bir dizi daha doğrusu herhangi bir şey yok. Zevkler çok değişiyor ama Im Sorry I Love You diyeyim.. Herkes izlemeli mi bilmiyorum ama herkesin gözünden bir damla da olsa düşüreceğinden eminim :')

8)En son ne tür bir müzik dinledin?

En son.... 

Oda arkadaşım açmıştı ama hatırlamıyorum.

Ama türü belli tabi Türkçe pop :))

9)Seni en çok ne çıldırtır?

Ağız şapırtısı. Çıldırıyorum, dayanamıyorum. Bir gün hapse girersem bilin ki birileri inadına ağzını şapırdatmıştır ve ben de katil olmuşumdur!

10) Ne zaman uyanırsın?

Geç yatarsam 12 civarı normal yatarsam 10 gibi :)

Ama haftanın 4 günü sabah 9.40 da ders olduğunu düşünürsek genellikle 8.30

Tabi okul bitti çok şükür darısı final haftasına :)

11) İnternetteki ilk adın neydi?

Gerçekten hatırlamıyorum :) 

12)Favori emojin nedir?

Bu :))

13)Kedi mi köpek mi?

Köpek.

14)Kuzey mi Güney mi?

Dizi karakteri olarak Kuzey, yön olarak Güney :)

15)İstanbul ile ilgili en sevmediğin şey?

Orada okuyamıyor olmak..

16)Kafanda genel olarak ne olur?

Dönem dönem değişiyor ama her şeyi düşünürüm ben, hep düşünürüm :) 

Şu sıralar yaklaşan final haftasını ve 40 aldığım Sosyal Antropolojiyi düşünüyorum. 

Genel olarak dersler olur sanırım, evet.

17)Komedi mi dram mı?

Komedi, gülmeyi çok severiim :))

18) Çay mı kahve mi?

Tabi ki çay, çay, çay.

19)Bu soruları cevaplamadan önce ne yapıyordun?

Youtube'de video izliyordum.

20)Son olarak bir sırrını paylaş.

Immm....

10 ya 11. sınıfta 3 tane dersim 1 düşüyordu. Bu derslerin hocalarına gittim tek 1'imin o dersten olduğunu eğer 2 yaparlarsa teşekkür alacağımı ortalamamın 70 üstü olduğunu söyledim. Hocalarım da tek 1 bu mu, bak e-okula bakarım dese de asla taviz vermeyerek evet bakın hocam demiştim. 2'si 2 yaptı biri 3 yaptı, teşekkür aldım. Teşekkür ederim :)

Evet, sonuna geldik. Mim çook eski olduğu için kimseyi mimlemiyorum. 

Görüşürüz :)

Soma’daki “Toplumsal Dönüşüm Projesi” Onlarla Hayat Buldu!

Soma İçin Bir Olduk:  Çocukların yüzündeki gülümseme her şeye değer...
Allianz Türkiye, sivil toplum örgütleriyle el ele vererek, bölgede etkilenen vatandaşlara ulaşabilmek, onların yaralarını sarmak ve yeni başlangıçlarını desteklemek için Soma’daydı. Soma’da 2014’te gerçekleşen ve ulusumuzu derinden sarsan maden faciasının ardından, Afetlerde Psikososyal Hizmetler Birliği (APHB) ve Bilim Kahramanları Derneği (BKD) ile işbirliği yapılarak “Allianz SomaDA”yı (Soma Dayanışma Ağı) geliştirdi.

Soma faciasından en çok etkilenen yerlerden biri de Kırkağaç. Kırkağaç’ta yaşayan 12 yaşındaki Yiğit, okuldaki 12 arkadaşıyla birlikte bir bilim kahramanı ekibi kurdu. Önce yapamayacaklarından korktular. Çalıştılar, çalıştılar, çalıştılar, bilgisayarda yazılım geliştirip, legodan yaptıkları robotlarına yüklediler. Bu bilim yolculuğu, özgüven ve başarı doğru yeni başlangıçları müjdeliyordu.
“Allianz SomaDA”yı kapsamında, BKD ile yapılan işbirliği sayesinde, Soma çevresinde, olaydan etkilenen 6 ilçedeki 16 okulun, Bilim Kahramanları Buluşuyor turnuvasına katılımı sağladı. 34 gönüllü öğretmen, 150’ye yakın öğrencinin oluşturduğu 17 farklı Allianz SomaDA takımını 4 ay boyunca turnuvaya hazırladı. Bu yolla, öğrencilerin normal hayata dönüşü desteklenirken, psikososyal ve kişisel gelişimlerine de katkı sağlanması amaçlandı.
“Allianz SomaDA”nın bir ayağı da faciadan etkilenen ailelerin çoğunlukta olduğu Dursunbey’deydi. APHB ile yapılan işbirliği sayesinde, Dursunbey’de bir psikososyal destek merkezi açıldı. Çocuklara, yetişkinlere ve gruplara yönelik üç görüşme odası bulunan Dursunbey Psikososyal Destek Merkezi’nin hizmetleri, merkeze uzak bölgelere de ulaştırıldı.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

LG G4 ile Mükemmel Görün, Mükemmel Hisset!

LG G4, F 1.8 diyafram aralığı ve 16 MP kamera özelliği ile düşük ışık ve portreler için ideal olan ultra-parlak lensi kullanarak muhteşem netlik ve ayrıntı ile parlayan harika-profesyonel görünümlü fotoğraflar çekin.

G4'ün teknolojinin son harikası, kızılötesine duyarlı renk spektrum sensörü, bir fotoğrafın çekilmesinden bir kare önce tüm görünür ışığı analiz eder ve ölçer ve bu sayede bir fotoğrafın renklerinin düşük ışık koşullarında dahi doğal ve canlı görünmesini sağlar. Aydınlık ve karanlığı ayarlayan kamera ayarlarını düzenleyerek her anı bir sanat eserine çevirin, hareketleri daha hızlı dondurun ve daha iyi düşük ışıkta fotoğraf çekin. G4'ün lazer otomatik odaklanma özelliği ve kamera titremesini azaltan gelişmiş bir görüntü sabitleyicisi olan OIS 2.0 ile hızlı ve net fotoğraflar çekin.
Mükemmel selfie'yi yakalamak için ideal olan bu sınıfının en yüksek kalitesine sahip 8 MP ön kamera, LG'nin eğlenceli ve kullanımı kolay Hareketle Çekim ve Tanıma özelliklerini barındırıyor.

IPS Quantum Ekran, zengin ve orijinal renklerde ve şaşırtıcı düzeyde aslına uygun yüksek kontrastlı canlı görüntüler üretir.  Ayrıca, ekranın gün ışığında kolaylıkla görünür olmasını sağlamanın yanı sıra, pürüzsüz ve hızlı tepki sağlayan In-cell Touch Display teknolojiden de yararlanır.
Sanatsal bir hassasiyetten esin alan G4'ün birinci sınıf arka kapakları metalik gri, seramik beyaz, parlak altın ve buğday deri şeklinde sunulmaktadır. Şık renkli arka kapaklar, dokusal olarak işlenmiş diziler şeklinde ayırt ediciliğe sahiptir ve deri seçenekleri, özel iplikle dikilmiş bir dizi ayırt edici renk ve özellik ile sunulmaktadır.
Detay için: http://www.lg.com/tr/smart-phones/lg-LGH815TR

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Yarım Kalan Kore Dizilerim

Gecenin bu vaktinde odada yalnız kalınca bir dizi ya da film izleyeyim dedim. Ama bilirsiniz hadi izleyeyim dediğinizde izleyecek hiç bir şey bulunmuyor :) O aklınızdaki bütüün diziler, filmler siliniyor. Maalesef bir izleme listem de olmadığı için yarım kalanlara bir göz atayım dedim. Ben arada sırada izleyecek bir şey bulamazsam yarım dizilerime devam ederim sonra yine onları kaderlerine terk ederek yarım bırakırım :)
Ne tamamen aklımdan çıkarabiliyorum ne de bitirip kurtulayım diyemiyorum. Zaten bence Kore dizileri izlerken çok sarıyor bırakınca da adı anılmıyor :)

Şimdi hangi dizileri yarım bırakmışım, siz hangilerini izlemişsiniz, hangilerini bitireyim ya da hangilerini tarihe gömeyim beraber karar verelim :D

A Love To Kill: 

Kore dizilerinin atalarından biri. Rain ve Shin Min Ah oynuyor yani onların hatırlarına bitirir insan :) Ama olmuyor bir türlü bitiremiyorum galiba ne olacak ne bitecek bildiğimden sıkıcı geliyor :/

Birdie Buddy:

Aslında bunun devamında ne olacak merak ediyorum, sonunu da bilmiyorum. Spor falan da var baya severim yani niye yarım bırakmışım anlayamıyorum şu an :) Sanırım yazı bittiğinde hala bir şeyler izlemek istiyorsam bunu izleyeceğim ;)

City Hunter:

Bu dizinin bu kadar çok seveni varken hala nasıl izleyemediğimi anlayamıyorum! Ama bu dizi bitecek! :)

Coffee House:

Güzel bu dizi ya geçen biraz daha ilerlemiştim olaylar kafamda oturdu. Biraz da internetten spoiler aldım sonunu falan biliyorum artık rahat rahat izlerim :D Biz anlaşıyoruz onunla en az üç yılı vardır bir iki bölüm izleyip bırakıyorum :)

Coffee Prince:

Çok güzel ama insan yaşanacak olan her şeyi bilince izlemek istemiyor ama hala bu diziyi tam anlamıyla bitirmeye kararlıyım :P

Glass Slippers: 

Bu şey benim Kore dizileri izlemeye başladığım zaman izlediğim ikinci diziydi! Yani ben 14 yaşındayken arkadaşlar. Şimdi 20 yaşındayım. 

Görüyor musunuz So Ji Sub ne kadar genç?

Hmmm, bu kadar galiba? Ya da ben hızlı hızlı geçerken gözden kaçırdım :) 

Yani sizin bırak artık şu dizileri Hatice, bunların üzerinden binlerce yıl geçti bundan sonra milyonlarca dizi yapıldı önüne bak artık dediğinizi duyar gibiyim. Ama ben de illa bitireyim demiyorum zaten bu dizilerden başka yazılarda defalarca bahsetmiş de olabilirim kendimi tekrara düşmek değil de belki siz bunu bitirebilirsin ben kefilim dersiniz :D 

Evet, seçiminiz hangisinden yana?

İyi geceler :*

Doğuş Otomotiv Trafik Hayattır!

Önemli olan ne kadar hızlı vardığınız değil, nasıl vardığınız...
Trafikte aşırı hız yapmayın! Çünkü Trafik Hayattır!

Aşırı hız son yıllarda kazaya sebep olan unsurların başında yer alıyor. Özellikle gençlerin yaptığı trafik kazalarının çoğu aşırı hız nedeniyle meydana geliyor. Doğuş Otomotiv’in kurumsal sorumluluk markası Trafik Hayattır, ‘aşırı hız’ı konusunu ana mesajları arasına alarak projelerini kurguluyor.
Dünya Sağlık Örgütünün raporuna göre trafik kazalarındaki ölümlerin yaş grubu analizinde diğer ölüm nedenleri arasında 15-29 yaş grubu birinci sırada yer alıyor.   Bu durum gençlere yönelik trafik güvenliği kampanyalarının acil olarak arttırılması gerektiğini gösteriyor. Trafik Hayattır platformu bu noktada çok önemli inisiyatifler alarak önemli projeler geliştirdi; 4 senedir devam eden Trafik Güvenliği Uzaktan Eğitimi projesinin üniversitelerde seçmeli ders okutulmasının yanı sıra, 2014 yılında radyolarda yer alan ‘aşırı hız’ radyo spotu da dikkat çeken bir diğer proje oldu. İki projede birçok önemli ödül aldı. Bu ödüllerden en çok gurur veren ise 2014 Birleşmiş Milletler Genel Kurultay’ın da iki projenin Avrupa’da trafik güvenliğiyle ilgili örnek uygulama seçilmesi oldu.

Trafik Hayattır, ‘aşırı hız’ ile  ilgili projelerine yenisini ekledi ve her birinde farklı trafik güvenliği mesajlarının verildiği bir animasyon serisi üretti. Aşırı hız konulu animasyonda her gün trafikte rastladığımız hatalar vurgulanıyor.  Çocuğunu almaya giden bir babanın trafikte kalmasını ve sonrasında hız yaparak girdiği emniyet şeridinde kaza yapmasını anlatan animasyondan hepimizin çıkaracağı dersler var.
Bir boomads advertorial içeriğidir.

Kadınlar Çalışmalı MI?

Arkadaşlar bu salı münazaram var ve ben 'Kadınlar Çalışmalıdır' diyeceğim. Hem de tartışmadaki tek kız benim. Orada bütün kadınları temsil edeceğim yani, güzel bir sunum hazırlamak ve birinci olmak istiyorum.
Ama biraz kendime sıkıntı ettim sanırım bunu.
Daha önce iki tane sunum yaptım ama bence ikisi de kötüydü. Ezber yapmadım sadece okudum. Bunda kesinlikle okumak istemiyorum, arada kağıda baksam da sınıfa bakarak konuşmak istiyorum ama heyecanlanıyorum işte :)
Güncel hayattan örnekler vermek istiyorum ve kapanışı güzel yapmak istiyorum bunun için bir kaç tane fikrim var siz neler önerirsiniz?

İlk izlenim bence önemli nasıl başlamalıyım mesela?
Bir de ben böyle tartışmalı şeyler olunca kendimi kaptırıyorum, bağırarak ya da hararetle konuşabilirim bu da kötü olur demi?
Bir de azıcık özgüven yüklensem iyi olacak :/

Neyse siz bana tavsiyelerde bulunun diye araştırma yapmam gereken vakitten 10 dakika ayırarak bu yazıyı yazıyorum siz de umarım bana önerilerde bulunursunuz :))
Yorumlarınızı bekliyoruum

Sınav Sonuçları :)

Merhaba ^^
Blog yazmak da Kore dizisi izlemek gibi sanırım başladınız mı bağımlılık yapıyor ara verdiğinizde de geri dönemiyorsunuz :)

Neyse bugünkü konumuza gelelim. 5 tane vize olduk 2sinin sonucu açıklandı. İkisi de kötü :(
Aslında biri 70 biri 76. Şu an bana sinirlendiğinizi duyar gibiyim ama geçme barajının 60 olduğu çan eğrisinin kullanılmadı bir fakültem var ve herkes 85, 90 alırken bu notlar kötü geliyor tabi :)
Bir de ben bu dönem çalışıp girmiştim hep. Geçen dönem çalışmadığım halde biri hariç hepsi 85ti. Yani benim de başarılı olma yöntemim bu değil mi niye değiştiriyorsam? :)

Ama bir sınav klasikti. Ben de cevapları kendimce doğru cevapladığıma inanıyorum. Sadece bir kişinin sözünü sormuştu hoca onu yarım yamalak yazdım. İyi bekliyorum yani :)
Sonra bir kişinin 100 aldığını öğrendik. Hoca ittire kaktıra 100 verdim demiş :)
Ben de kızlara dedim ki ''Şeyy... Kızlar.. Sanırım o 100 alan benim'' :)
Arkadaşlarım güldüler tabi ama tepkileri beni çok şaşırttı. İnsan kibarlık namına gülüp geçer en azından kızlar o kişinin ben olduğumu düşünmüyorlarmış. Bak sen :D
Ben 100 alabilirim diyorum, sanmıyoruz diyorlar :D
Neyse ben de 100 aldığımı düşünmüyorum zaten sadece ihtimalinin olduğunu söyledim, pişman oldum :D
Ama inşallah ben alırım tabi. Yine hem haklı çıkmak için hem de 100 güzel bir not ne de olsa :)

Sizin sınavlarınız ne durumda? Peki siz de çalışmadığınız sınavlarda daha başarılı olduğunuzu düşünüyor musunuz?:)

Mim: Bir Kitap Olsam

Şu sıralar popüler olan bu mimi çok sevdim ben. Okuduğum yazılar da çok orijinaldi. Benimki nasıl olacak bilmiyorum ama hadi başlayalım :)

Mimleyene teşekkür etmeden başlayamayız tabi, çok teşekkürler Kenzi ^^

Adı ne olurdu?

Young. Wild. Free.

Ahaha içerikle çelişen başlıklar koymayı seviyorum biliyorsunuz, hadi hadi biliyorsunuz :)

Ve evet başlığı İngilizce içeriği Türkçe olurdu! 

Nasıl bir kitap kapağınız olurdu?

Uzun saçları ve uzun elbisesi savrulan kız resimleri olur ya onu düşünün önünde de çok renkli ama çok karmaşık cıvıl cıvıl bir dünya düşünün. Bir de okyanus koyuverin uzağına. Kız oraya doğru yürür şekilde ama kızı bir sürü el tutuyor olsun. OK?

Anlattıklarıma uygun bir resim bulamadım tabi ama yukarıdaki de olabilir ^^

Arka kapak yazısı ve ön sözünde ne yazardı?

Ön söz: Go!

Arka kapak: Run!

Kime ithaf olurdunuz?

Dünyadaki bütün Terazi yükselenli Yay'lara <3

Kararsızlıkta karar kılanlara, çelişkinin dibine vuranlara gelsin :)

Neyse ben yine saçma bir kitap oldum evet :) Mimin ucunu açık bırakıyorum yapmak isteyenler kesin yapsın, çok zevkli bak :)

Derken birinin cevaplarını merak ettim. Ebru mim yapıyorsan cevaplarını bekliyor olacağız :) 

Byeee ^_^

Bilgisayar Dersi: Blogger

Başlıklarımı oldum olası sevmiyorum çünkü yazının içeriğiyle bir türlü uyduramıyorum. Blogger ile ilgili bir yazı falan değil arkadaşlar önceden uyarayım sonra vay efendim boşuna okuduk demeyin :D
Neyse az önceki atarımla bir kaç kişiyi gönderdiğime göre kalan sağlar bizimdir :D

Şimdi hocamız bize bilgisayar dersinde son konu olarak blog açmayı öğretecekmiş. Ben de hocanın 'Arkadaşlar blogu olan var mı?' gibi bir soru soracağını düşünüyorum. Ve bu konuda bazı planlarım var :D

Sırtımı sandalyeye yaslayacağım, kendimden emin bir gülümseme takınacağım ve yavaş ve gururlu bir şekilde 'BEN' diyerek parmağımı kaldıracağım :D
Sonra da 'Blog mu? Hocam 3 yıldır bu alemdeyim isterseniz size Blogger'i ben anlatayım' der gibi alaylı bir şekilde bakış atacağım :D

Tabi bu planlarımı arkadaşlarıma canlandırmalı olarak anlattım ve tepkileri kahkahayla birlikte aralıklı olarak gelen 'Kimin blogu var?' sorusu oluyor :)

Bir arkadaşım da ben planlarımı gerçekleştirene kadar hocanın derse başlayacağını düşünüyor :)

Ama inşallah hoca böyle bir soru sorar da en azından cevaplamasam bile tahminlerim boşa gitmez ve rezil olmam :)

NOT: Blogumla gurur duyuyorum ama onun benim için aynı şeyi düşündüğünü sanmıyorum :P

Sizin çevrenizdekiler blogunuzu biliyor mu? Ve bu konuda ne düşünüyorlar?:)

Google Bana Göndermiş #5

Mezun oldum: Tebrikler! :)

Abi su sinav bi bitsi. ya: Bence de ya!

Endenozyalısüper çocuk: Hmm... Kimmiş ki o? :)

LoverK: İşte en sevdiğim arama :D
Buyurun,benim :)

Seni Sevdiğim İçin Özür Dilerim Sana Alıştığım İçin Özür Dilerim Seninle Yaşadıklarım İçin Özür Dilerim: Bunu yazmaya da mı üşenmediniz diyecektim ama kopyala yapıştır herhalde her kelimenin başı da büyük :)

erkeklere meydan okuma şarkısı: Ben bilmiyorum bilen bilgilendirsin :)
bbbb şifreyi çözen? :P

ayten git bamdan ben sana gre deilim: Bir de düzgün yazsak :)

indenosia sevgi sozleri: Yazıldığı gibi okuyunca ne güzel kelime demi indonesia? :)

ask.fm 123456 nasıl bulunur: ask.fm kullanıyorum ama soruyu anlayamadım :(

Kore filmi izlemek iin resmi bir site var m: Resmi bir site mi? :)

god of study, god of study 1. bölüm, god of the study, god of the study izle, g: Daha devam edecekti de yeter dedi herhalde :) Ya da bu kadarını kopyalamış :)

sevemedim kac yil gecti aradan: Ciddi bir konu mu acaba, ben konuşamam bu durumlarda :/
Zaten psikolojik danışmanlık da okumuyorum...

ghayr aglamyorum g: Gayır ağlamıyorum gözüme yumuşak g kaçtı :)

ygs 5 356 ile kaç bindeyim: Ah ahh anılarım canlandı.. Kaç kere Google'de böyle aramalar yapmadık ki?:)
Bu arada ben de YGS 5'ten 356 yapmıştım ve 64 bindeydim yanlış hatırlamıyorsam. Neyse sen bulmuşsundur zaten ama bunlar her sene aynı olmaz ;)

lee min ho suzy e ilk ben çarpıld8m: Ame Lee Min Ho bak Suzy'ye ilk o çarpılmış :))
Lee Min Ho'ya da ilk biz çarpıldık ama ne gelir elden I'ya basacakken 8'e basan kardeşim :)

sekiz aylik yavru köpekmi aldin turku: Sekiz aylık yavru köpek mi aldın diye bir türkü aradınız sanırım? Ya da Türkü diye bir arkadaşınıza köpek alıp almadığını Google'den soruyorsunuz? Neyse kolay gelsin :)

Bi insanin kalbini kırdıysan nasil gonlunu alma msj yazarsınız: Bir Google ile dertleşme örneği daha :)

Sizin aramalarınız da olmasa yazı yazacağım yok :)) Zaten bu yazıları da ben yazmış olmuyorum bence:)

Lee Min Ho vs. Suzy

Bu yazıya koca bir üzgün hatta ağlamaklı smiley ile başlamak istiyorum :(((
Sevdikleri ünlülerin bir ilişkisi başlayınca üzülen insanları anlamıyordum. Ta kii...
En sevdiğim Koreli erkek ve en sevdiklerimden bir kız ??
Evet mutlu olmam gerekiyor ama benim Lee Min Ho ile ilgili hayallerim başkaydı...

Ben onu Hyoyeon'a düşünüyordum :D
Hatta Şu yazıda da belirtmiştim. 
Hem, hem Suzy daha 20 yaşında, Lee Min Ho ise 27
Yani kız benden bir ay büyük arkadaşlar, anlayabiliyor musunuz?
Yaşıtlarım Lee Min Ho ile çıksın ben de excel çalışayım :P
Hem Hyoyeon 25 yaşında. Yaşı yaşına, boyu boyunun yarısına.. :)

Neyse zaten bu olayın üzerinden çok geçti ama hala bununla ilgili haberler görünce ve bloga da bir şeyler yazmak isteyince yazdım işte öyle. Yakışıyorlar da zaten :/

NOT: Suzy'nin en güzel resmini koydum ki daha da sinirleneyim!

Sizler nasıl buldunuz bu sürpriz çifti? Yoksa siz de Lee Min Ho ya da Suzy'yi kıskananlardan mısınız? Yoksa onlar da kim mi? :)

Şarkıyla Meydan Okuma 23

Mersin'e geldim geleli bloga yazı yazmak da içimden gelmiyor açıkçası. Bloggerlik Maraş'ta güzel :))
Ama tabi ki en sorumlu blogger olarak aksatmıyorum efendim meydan okumamı :)

En sevdiğiniz gruptan bir şarkı seçin.

Grup deyince aklıma direkt Athena geldi. En sevdiğim grup değil evet ama O Ses Türkiye'den dolayı Gökhan'a sempatim var işte :)

Ben Böyleyimmmm :)

Hayat bu kadar mı?
Bence değil
Bir kaç sözüm var
Biraz senin gibi
Yıkılmayan duvarları var
Bazen esintili
Bazen uzak yakınlarım var
Ben ben böyleyim kendi yolumda

Bırak tutma beni
Kaybetsem de üzülmem asla
Ne boş kaygıların
Korkma bana hiç bir şey olmaz
Yanlış doğru gibi
Eksik kalan bir kaç satırsa
Ve ben ben böyleyim
Kendi yolumda

Hayatta benim
Her anımı yaşadıkça sevesim var
Aldırmam hiç yağmurlara
Benim güzel hatalarım var
Bir an bile vazgeçmedim
Kendi yolumdan

Değer saklanma hiç geçer zaman
Böylede geçer ya sev ister vazgeç
Beklentiler sadece üzer
Ayrı dünyalarda farklı farklı kafalarda
Ve ben ben böyleyim
Kendi yolumda

Hayatta benim her
Anımı yaşadıkça sevesim var
Aldırmam hiç yağmurlara
Benim güzel hatalarım var
Biran bile vazgeçmedim
Kendi yolumdan

Şarkıyla Meydan Okuma 22

Sizi umut dolu hissettiren şarkı hangisi?

Everyway That I Can

Yine aklıma hemen bir cevap gelmedi biraz düşününce bu olabilir dedim. Eurovision'da birinci olduğumuz şarkı olduğu için dinlerken heyecanlanıyorum ve her şeyi yapabileceğimizi hissediyorum.  Aynı kapıya çıkar herhalde:)



Umut, binbir ayaklı
Umut, güneşte saklı
Umut edenler haklı
Umut, insanın hakkı!.. 

Nazım Hikmet

Şarkılı Meydan Okuma 21

Mersin'den bildiriyorum :)
Maalesef istemeyerek de olsa tatil bitti ve memleketimi Kahramamaraş'ımı bırakmak zorunda kaldım.
NOT: Baba beni okuldan al :)

Neyse, bugünün konusuna geçelim;
İlk aşkınızı hatırlatan bir şarkı seçin.

llk aşkımı hatırlıyor muyum ki şarkısını hatırlayayım :P
İlk aşktan kasıt ilkokulda hoşlandığımız çocuksa -ki hoşlandığımız diyorum herkes birinden hoşlanmıştır itiraf edin- onu hatırlatan bir şarkı yok tabi. Ama bilmece var olur mu? :P

Buraya şarkı koymak adet olduğu için Jennifer Lopez_First Love diyorum:)

Şarkıyla Meydan Okuma 20

Geçen yazı hatırlatan bir şarkı seçin. 

Geçen seneyi hatırlamıyorum ki :)

La la la

Bu şarkının ilk şeklini beğenmemiştim açıkçası. Zaten benim aklımda kalan da dünya kupası için yeniden yorumlanan hali oldu :)

Geçen yaz da bildiğiniz gibi dünya kupası vardı ve ben dünya kupalarının hastasıyım :) Bir geçen senekini bir de Afrika'yı hatırlıyorum zaten. Ama çok farklı bir havası, heyecanı oluyor. Bizim ülkemiz katılamamış olsa bile :)

Gelecek sene de Rusya'da yapılacakmış. Anneme ''Dünya kupası burnumuzun ucuna kadar gelecek de biz gitmeyeceğiz. Kesinlikle gitmeliyiz'' diyorum annem de benimle dalga geçiyor ama ben çok gitmek istiyorum ya :)

Neyse ben konuyu değişik yönlere çektim yine ama başta dediğim gibi geçen sene deyince aklıma direkt bu şarkı gelmedi. Biraz düşününce dünya kupası geldi dolayısıyla da bu şarkı geldi. Ama şarkının çok hayranı değilim. Bir kere artık dünya kupası deyince aklınıza Shakira gelmesin. Kadın resmen dünya kupasının kadrolu şarkıcısı oldu. Ondan başkası da bu konuda bir şeyler yapabilir beyler, OK?
Hem ne demek dünya kupası için özel yazılmamış normal bir albümden çıkan, başka bir şekilde klibi çekilen şarkıyı yeniden uyarlayarak dünya kupası şarkısı diye önümüze sunmak?
Biz dünya kupasının adını duyunca heyecanlanıyoruz adamlar buna özel şarkı yapmaya üşeniyor.

Ben yine konuyu başka yerlere çektim kusura bakmayın :)

Sizin geçen yaz deyince aklınıza gelen şarkı hangisi, ve dünya kupası için Rusya'ya gitmek sizin de hayallerinizi süslüyor mu?:)

Şarkıyla Meydan Okuma 19

Dinlerken sizi isyankar hissettiren şarkı hangisi?

Yani çok isyankar değilimdir ama adet yerini bulsun duruma uygun olabilecek bir şarkı koyayım :P

The Monster

Şarkıyla Meydan Okuma 17 18

Dünkünü neden yazmadın diye sorarsanız her zamanki gibi haklı bir sebebim var :)
Zaten gündüzleri yazamıyorum tembellikten hep akşama bırakıyorum dün akşam da ablam zorla meydana götürdü :) Dün bahsetmiştim zaten bugün 12 Şubat Kahramanmaraş'ın düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü!
Dün akşam da onun kutlamaları yapıldı ve ben çook yorgun olduğum için yazamadım :)
Gerçekten haklı bir gerekçe demi? Kurtuluşa gitmeye miydim? :D

Yine tembelliğim tutmazsa güzide şehrimin Kurtuluş Bayramı hakkında da bir yazı yazacağım. Az Sonra! :)

Neyse, dünün konusu neymiş?
Sizi sakinleştiren bir şarkı seçin.

Winter Child

'Beni sakinleştiren şarkı' deyince aklıma direkt gelen şarkı bu değil. Başka şarkılarda da daha güzel bir huzur bulduğumu biliyorum ama biraz düşününce aklıma bu şarkı geldi. Evet en huzurlusu değil ama bu şarkıda da sakinleşiyorum :) Hem de biraz K-Pop'a kıyak geçtim :)

Bugünün konusu ise;
Kafanızda durduk yere ara sıra çalan bir şarkı seçin.

Ah buna da verecek bir cevabım var elbette ama bir hatırlasam :)

Der demez tam da o hep aniden aklıma gelen şarkıyı hatırladım :))
I Love You Baby

Bir daha gün atlamamak dileğiyle görüşürüz, hoşçakalın :)

Şarkıyla Meydan Okuma 16

Eveet meydan okumanın ilk yarısı bitti. İkinci yarısına başlıyoruz :)

Ebeveynlerinizi hatırlatan bir şarkı seçin.

Annemi de babamı da ayrı ayrı hatırlatan çok şarkı var elbette ama ikisini birlikte hatırlatan şarkı düşünüyorum. Sanırım Maraş'ta geçen bir olayla yazılan bir Maraş türküsü olduğu için Meyrik'i duyduğumda Maraş'la birlikte annem ve babam da aklıma gelir. İkisi de bu türküyü çok sever :)

Bu arada az önce mahallemizden çeteler geçti. Bu soğuğa rağmen :)

12 Şubat Kahamanmaraş'ın Kurtuluş Bayramı! Ya da yerel ağızla Çete Bayramı :) 

Hala bu coşkuyla kutlanan bir kurtuluş hikayesi olan şehirde doğduğum için çok mutluyum, gururluyum. 

12 Şubat'ta bir yazı yazarım muhtemelen ama bu özel günlerde dilim düğümleniyor. Ne yazsam da hissettiklerimi size aktaramadığımı düşünüyorum. Yazısını yazamazsam diye geçen senenin yazısını şuraya bırakayım :)

http://lowerkorea.blogspot.com.tr/2014/02/kendi-kendini-kurtaran-sehrin-kurtulus.html

Söyleyebileceğim tek bir şey var Kahramanmaraşlı olduğum için gerçekten gururluyum. Dünyanın neresine gidersem gideyim ille de Maraş ille de Maraş :)

Şarkılı Meydan Okuma 15

Size başkası tarafından söylenmiş bir şarkı seçin.

Yani arkadaşlarım falan mutlaka söylemiştir ama kastettiğiniz şey özel olarak hazırlanılmış serenat gibi bir şeyse öyle bir şey olmadı sanırım. Bunu da unutacak değilim ya olsa mutlaka hatırlardım demi?

O zamaan bu yazıyı açık bırakacağım ve bir müzik açmadan kulağıma gelecek ilk şarkıyı paylaşacağım :)

Benden Sorulur

Hiç duymamıştım bu şarkıyı yeni sandım ama yeni değilmiş :) Neyse ben de öğrenmiş oldum. Bu arada Bu Tarz Benim'de çalmıştı kkk

Yarınki soruya gerçek bir cevap vermeyi umarak hoşçakalın :)

Şarkıyla Meydan Okuma 14

Sizi mutsuz hissettiren şarkı hangisi?

Birçok şarkıda mutsuz hissedebilmeyi başaran bir insanım :) 

Ruh halim çok iyi, çok neşeli olsam bile bir şarkıyla hemen melankoliye bağlayabiliyorum :)

Aklıma gelen ilk şarkıyı şuraya bırakıp gideyim o zaman :P

Someone Like You

Şarkıyla Meydan Okuma 13

Lise yıllarınızı hatırlatan bir şarkı seçin.

Lise yıllarımı hatırlatan ne kadar çok şarkı var bir bilseniz :)
Bir tane seçmemizi istemişler ama ben yorulana kadar aklıma gelenleri ve bir hikayesi olanları sıralayacağım :D

Love You Like A Love Song

Şimdi çok ünlü kişilerin şarkıları çıkar siz de ister istemez duyarsınız, bilirsiniz. Zorla da olsa dinlersiniz yani. Selena Gomez'in bu şarkısı çıktı. İnternet'te her yerde ismini görüyorum. Ama hiç açıp da dinleyeyim neymiş falan demiyorum. Okulda bir şarkıyı sürekli açıp açıp dinliyorlar. İlk başlarda çok sevdiğim halde sonraları her gün her gün dinlemekten gına geldi. Sonra okul bitti biz mezun olduk ben yazın anladım o şarkının o şarkı olduğunu :D 

İnsan Selena Gomez'i, bu kadar meşhur bir şarkıyı nasıl tanımaz demi? Sözlerinden çakar en azından ama safım işte anlamıyorum :D

Hayatı Tesbih Yapmışım

Iyykk :D

Bizim sınıfta her kesimin bir favori şarkısı vardı ve sürekli onlar açılırdı. Bir kesimin şarkısı da bu idi :(((

Zaten şarkı o dönem her yerde çalıyordu ama bizim sınıf klip için sürekli açıyordu. Memnun olmayan tek kişi de ben olduğum için müdahale edemiyordum. 

Amaa bir gün kalkıp kapatayım dedim akıllı tahtada full ekran klip açık kapatmak üzereyken hoca gelmesin mi tüm sınıf geriye giderek hocam Hatice'nin müzik zevkine bakar mısınız demesinler mi? 

Bence de demesinler ama dediler :D Benim dinlemeye tahammül edemediğim şarkıyı hoca ben açıyorum sandı :(

Yokluğunda

Evet güzel şarkı. Evet Leyla ve Mecnun'u da severim. Ama bir şarkı her saniye ama her saniye dinlenir mi? Adamın kendisi bu şarkıyı bizimkiler kadar dinlememiştir. Çok güzel olmasına rağmen bir şarkısdan nefret etmemi sağlayan arkadaşlarıma selam gönderiyorum :)

Merhametine Dön

Bu da okuldan değil ama okul yolundan :) Servisçimiz de sağ olsun nefret ettiğim şarkılar listesini oldukça kabartmıştı :) Ya bir insan müziklerini hiç mi güncellemez, hiç mi yeni şarkılar dinlemez? Servisçimizin yaptığı resmen Çin işkencesiydi, 3.5 yıl boyunca :) Ve genel olarak Sagopa açardı, özellikle bir tanesini. Ama beynim o şarkıları resetlediği için hatırlayamadım herhangi bir şarkıyı koydum. Ama genel olarak Sagopa'yı duyunca lisem aklıma geliyor :)

Neyse, bu kadar yeter herhalde. Evet bu şarkıları duyar duymaz aklıma ilk lise yıllarım geliyor. Bu arada ben 2013'ten mezun oldum liseden :)

Şarkıyla Meydan Okuma 12

Kişisel marşınız olarak nitelendirdiğiniz / sizin için yazıldığını düşündüğünüz şarkı hangisi?

Bir şarkıyı dinlediğimde bu tam olarak beni anlatıyor dediğim oldu az olsa da :) 
Yani bu soruya verecek bir cevabım var evet :) Hatta birden fazla ama benim şu an için birisi aklıma geliyor. O da bu duyguyu hissettiğim son şarkı zaten ki kendisi yaklaşık 1 yıllık. İşte en günceli bu :)

Kanatlarım Var Ruhumda

Evet Bir Küçük Eylül Meselesi'nin müziği herkes biliyor zaten ben de biliyorum filmi ama tam olarak izlemedim maalesef. 

Yani filmle alakam olmadığını sadece müziğinin beni anlattığını düşündüğümü söylemeye çalışıyorum :) OK?

NOT: Tam olarak benim için yazıldığını düşündüğüm çok daha meşhur bir şarkı vardı ama ben yine hatırlamıyorum :)

Neyse yarınki yazıda görüşürüz :*

Şarkıyla Meydan Okuma 10 11

Düğününüzde beraber danst etmeyi umut ettiğiniz şarkı hangisi?
İşte 10. maddeyi geciktirmemin sebebi bu şarkıdır. Hatırladığım kadarıyla sadece bir kez işte bu düğünümde dans şarkım olmalı dedim. Sadece bir kez! Ama artık nasıl bir hafızaya sahibim ki o şarkıyı da unuttum :) Düşünmek için kendime süre verdim belki aklıma gelir diye ama gelmedi :(
Ben de başka bir cevap vermek istemiyorum ve sıradaki maddeye geçiyorum :)

En yakın arkadaşınızı hatırlatan şarkı hangisi?
Hangi en yakın arkadaşımı? :D
İtiraf ediyorum görebileceğiniz en hayırsız insanım. Her okulumda bir 'en yakın arkadaş' edinirim. Okul bitince en yakın arkadaşlığımı da bitiririm :) Uzak arkadaşlığımı bitirmediğime dua edin :P
Haha şaka bir yana en yakın arkadaş deyince aklınıza birden fazla isim gelmesi güzel ama en güncel en yakın arkadaşımı düşünüyor ve soruya o şekilde cevap veriyorum;

O tam bir Murat Boz hayranı ve bu filmi birlikte izlemiştik. Ben gıcıklık olsun diye Murat Boz'un oyunculuğuna laf etsem de filmde çok eğlenmiştim :) 

Hem şarkıyı hem şarkıcıyı hem de filmi çok seviyor :) Umarım birlikte Murat Boz konserlerine de gideriz :)

Şarkıyla Meydan Okuma 9

Saat 12'yi geçti ama bu kadar da katı olmanın bir alemi yok hala bu günü yaşıyoruz sonuçta :)

Gün boyu dinleyip de sıkılmadığınız bir şarkı seçin.

Imm.. 
-Bir soruya da sözü dönüp dolaştırmadan işte cevabım şu diyebilecek miyim acaba?-

Ben hangi şarkı olursa olsun bence gün boyu dinlersem sıkılırım :)
Mesela bazıları bir şarkıyı çok sever gün boyu dinler ben kesinlikle yapamam. Bir kaç kere bile üst üste dinleyemem. 
Ama olasılık üzerinden gideyim Come as You Are şarkısının Yuna coverini uzun süre sıkılmadan dinleyebileceğimi düşünüyorum :)

Come as you are, as you were, as I want you to be
As a friend, as a friend, as an old enemy
Take your time, hurry up, the choice is yours, don't be late
Take a rest as a friend as and old memoria
Memoria, memoria, memoria, memoria
~~~