İyi ki Doğdum! :)

Kasım 28 benim doğum günüm! :)

Doğum günlerini hep sevmişimdir, özellikle kendiminkileri :))

Şu "İyi ki doğdun!" lafı da ayrı bir hoşuma gidiyor. Ne kadar klişe olsa da çok değerli bir söz bence.

Bir tek yaşlanma hissi hiç hoşuma gitmiyor, bildiğiniz 21 oldum :(

Daha bloga "Reşit oldum" diye yazı yazdığım gün dün gibi :)

Aslında arkadaşlarım doğum günümü dün kutladı. Zaten ben de 27 Kasım gecesi doğduğum için annem inatla doğum günümün 27si olduğunu söyler :)

Ama hiç tahmin edememiştim doğum günümü kutlayacaklarını. Bütün arkadaşlarımın toplanabileceği o gün tabi bir tek. Bizim de vizelerimiz bitmiş yemek yemeye gidiyoruz. Sonra acıkmadıklarını söyleyip terasa çıktılar. Ben de çok kızdım onlara ben çok açtım çünkü :) 

Sonra garsonun elinde bir pasta geliyor ben de bakıyorum kimin doğum gününü kutluyorlar diye bir an şok oldum bizim masaya gelince :) 

Baya sürpriz oldu ama aklımın ucundan bile geçmiyordu pastayı görüyorum yine anlamıyorum :D

Ama sürpriz doğum günlerini tek kötü özelliği sizin  yeterince hazırlanmamış olmanız :) Arkadaşım deseydi ya vizelerin bitmesi şerefine güzel hazırlanalım bugün diye bu salaklıkla gene çakmazdım :D 

Neyse canım arkadaşlarım beni çok iyi tanıyorlar beni anlatan hediyeler almışlar hep :)

Hediyeler K.Maraş, Beşiktaş ve Güney Kore içeriyordu. Özlem'cim de çok istediğim bir saati almış :)

Bayaa iyi anlatmışım ben de kendimi :D

Annem de bugün öğlen beni aradı. Çok korkmuş unuttu diye. Çok kızardım çünkü unutsaydı :D 

27 mi 28 mi karmaşası yaşamış yine :D Pastamı da eve gidince verecekmiş artık :)

Şu Google'nin sizin için yaptığı sürprizi bile seviyorum, Facebook'taki kutlamalarda bile heyecanlanıyorum. Yani doğum günlerini geçekten çok seviyorum :)

Gerçekten de iyi ki doğmuşum ben olmasaydım ne yapardınız :D

Evet siz ne düşünüyorsunuz benim doğumum hakkında? :P

birgaripSeyma: Kuşlar

birgaripSeyma: Kuşlar: Tüm okunmamış kitapları almak isterim. Aynada ölü aksim. İşte böyle zamanlarda ben ölümü düşlerim. Sonbaharın aldatıcı güneşi kadar ald...



Böyle bazen blogları gezip yazıları okurken çok güzel yazılara denk geliyorum. Hemen paylaşmalıyım bunu diyorum ama nerede? Facebook, Twitter ? Ama basit kalıyor bana orada paylaşmak. İnsanların da okuyacağını düşünmüyorum tabi. O zaman vazgeçiyorum paylaşmaktan. Arkadaşlarıma okutuyorum en fazla. Ama blogger'ın halinde blogger anlar bir tek :) Çok beğendiğim yazıları burada paylaşırım ben de.
Çok güzel yazmışsın Şeyma, hep yaz olur mu? :)

Lavabo dolmak üzere - Dolmak üzere

Çok önemli şeyleri yazmıyorum ama böyle küçük şeyleri yazmak istiyorum hep buraya :)

Efendim başlığı anlamamış ya da çok saçma bulmuş olabilirsiniz, anlatayım :)

Ben yurtta kalıyorum ve odadaki arızaları yazdığımız bir arıza defteri var güvenlikte. Lavabonun da tıkanmak üzere olduğunu gördük. Ben de okula giderken geç de kaldığımız bir gün arızayı yazmak istedim ama bazen olur ya ne diyeceğinizi bilemezsiniz. Tıkanmak üzere yazmak aklıma gelmiyor ben de "Lavabo dolmak üzere" yazdım. Bir de arıza sebebi kısmı var herkes oraya ACİLL, MAĞDURUZ gibi şeyler yazmış ben oraya da ne yazacağımı bilemedim ve bir "dolmak üzere" de oraya yazdım :D

Arkadaşıma söylüyorum anlamıyor, "Doluyorsa iyidir" diyor :D

Lavabomuz bugün yapılmış adamlar da ne demek istediğimi anlamadı ama meraklarından geldiler bence :) Geçen sene de başımıza aynı şey geldi ama uzuun süre yapılmamıştı :) 

Neyse rezil olduk ama en azından işimiz görüldü :P

Sizin lavabolarınız ne durumda? :D

NOT: Bu arada dün yazdığım sınavım iyi geçti gibi. Umarım hoca da benimle aynı düşünüyordur :D 

VİZE HAFTASI

Saat 12'yi geçtiğine göre vize haftasına girmiş bulunmaktayız :) 

Bugün gün boyunca tamamen sözel olan bir dersin kitabını okudum. 385 sayfalık bir kitap ve evet tüm kitaptan sorumluyuz :)

Şu an beynim muhallebi kıvamında, bir çay molası verdik biz de. Ve ben asla bir şeyler yerken ders çalışamam. Bir şey yer ya da içerken sevdiğim şeyleri yapmak zorundayım aksi halde boşa gitmiş hissederim :) O yüzden ben de bir yazı yazayım dedim :)

Neyse efendim yarınki sınav aslında en kolay olduğu düşünülen en düşük 70 alırız dediğimiz ders. Ama evdeki pirinç çarşıya mı uymuyordu? :) Çarşı her şeye karşı neticede. (Bu arada geçen gene lideriz...)

Neyse :) Sınıfımızın mahremini anlatmayayım hiç sanmıyorum ama beelki sınıfımızdan birileri okur :)

Sonuç olarak sözel bir bölüm hiçbir şey okumasak bile genel bilgilerimizle kağıdı doldurabiliriz. Ama geçen seneki tecrübelerime göre ben bu tür sınavlardan hiç yüksek not alamıyorum. O kağıdı herkes inci gibi işliyor ben tıkanıp kalıyorum. Az önce de dedim ki kendime benim bir blogum var. Ne kadar yazma yeteneğimin olmadığını düşünsem de 100 küsür yazı yazmışım. Ben yaparım gibi şeyler diyorum ama bundan önce de defalarca bloga yazı yazma girişimlerinde bulundum ama hep olmadığını düşünerek sildim. Şimdi de zincirlerimi kırmak istiyorum bu yazıyı kesin yayınlayacağım :) Umarım yarınki sınavım iyi geçer çünkü toplamda 5 sınav olacağız ikisi yarınki hocanın dersi :)

Diğer derslerim ise İstatistik, Özel Eğitim ve PDR.

İstatistik malumunuz ailecek ödümüz kopuyor :)

Özel Eğitim dersini de aldığım için gerçekten çok şanslı hissediyorum tabi eğitim fakültesinde okuyan herkes alıyor bildiğim kadarıyla ama bir PDR'ci olarak kesinlikle çok bilinçlenmemizi sağladı.

İşte sınav takvimim bu kadar umarım sınavlarım iyi geçer ve sizinkiler de iyi geçer birbirimize dua edelim :) Sizin sınavların nasıl gidiyor ya da gitti? :)